Regardless what they say

Takma kafaya,
yollar hep biter, yazlar hep sıcaktır, gölgeler elbet bulunur.(1)
Şehirler,
onlardan çok var, bazıları büyük, bazıları sıkıcı, bazıları hep birbirlerine benziyor.
Hiçbir şeye hakim değilim ama yumurta yapmakta iyiyim. O da yumurtanın kendi güzelliği, sarısının verdiği keyif, kekiğin verdiği koku falan.
Aynı melodiyi duyuyorsun yine, yeniden... Gözetleme kulesinde (2), sebebini anlayacağız elbet...
Çağırıyorlar beni bir yerlere, alın götürün diyorum, hazırlanmaya koyuluyorum.
Çantaya neler koyuyorduk yahu biz?
Biraz kelime, biraz sıkıntı, biraz soru işareti. Neredeyse sığmıyor ulan fermuarı zor kapanıyor.
Apar topar çıkıyorum dışarı(3), kapıyı kitlemeyi (kilitlenmez kapı kitlenir, değerli spell check) unutuyorum.
Hangisine bineceğim, kaçtı mı yoksa gelmesine var mı? Doğru durakta mı bekliyorum. Of çok sıkılıyorum.
Vazgeçiyor, kuşlara bakmaya gidiyorum.
Orada her şey yolunda uçuyorlar, pike çekiyorlar, simite dalıyorlar..

Şarkılar ve renkler güzelleştiriyor her tarafı,
kelimeler öyle değil,
onlar ağzımıza sıçıyor.

1 - Portishead - Roads                                            al
2 - Jimi Baba - All Along the Watchtower         bunları
3 - Smiths - There is a light that never goes out      dinle