Hiçbir şey yapamıyorsan bunu yapabiliyorsun.
En azından gerçekliğe ucundan şahit oluyorsun, dahilinde olamayacağın veya olmaya cesaret edemeyeceğin hayatlarının fragmanlarını izliyorsun. Hızlı geçen saniyelik karelerine bakıyorsun ve köşeden de olsa kafanı uzatıyorsun.
Hiçbir şey yapamıyorsan,
Hayallerin peşinden koşmak üzereyken sağlık sigortanı düşünüp güvenli biri olabiliyorsun. Güzelleştirmek üzereyken sadece güzelleştirenleri desteklemek oluveriyor görevin.
Hiçbir şey yapamıyorsan,
Bekliyorsun, heyecanlanır gibi oluyor, kimi zaman tırnaklarının yanındaki etleri parçalıyorsun. Ve bilinir ki, heyecanlanmak her faniye ihsan edilmiş bir özellik değidir. Hele durumlar karşısında hicab ediyorsun, bu da emin ol, yaşıyor olduğunu kanıtlıyor.
Hiçbir şey yapamıyorsan,
Bir bankta oturmuş, gökyüzünün sinirlenmesini, bulutların yağmur toplamasını izleyebiliyorsun. Önünden geçen insanlara bakıp, onları boktan hikayelerini, nasıl değerli bir hale getirdiklerini düşünüyorsun. Ufak bir masada bir deftere yazıyorsun. Bir daha asla bakmayacağın yerlere notlar alıyorsun. Bir daha hiç açıp karıştırmayacağın kitaplardaki, kimi cümlelerin altını çiziyorsun. Filmleri, kitapları, oyunları, sanatı, bilimi, toplamda öğrendiğin her şeyi unutacağını, silinip gideceğini bile bile takip ediyorsun. Eşyayı, doğayı, varlığı sorgulamayı çok seviyorsun. Eksik olma...
Eksik olmayalım.
Hiçbir şey yapamıyorsan,
Sevmeyi seviyorsun. Her saniyeyi yaşamakta olan insanların, kimi anlarına denk geliyorsun ve içinden bir ses, sadece kesişmiş olmanın bile yeterince anlamlı olduğunu söylüyor.
En azından gerçekliğe ucundan şahit oluyorsun, dahilinde olamayacağın veya olmaya cesaret edemeyeceğin hayatlarının fragmanlarını izliyorsun. Hızlı geçen saniyelik karelerine bakıyorsun ve köşeden de olsa kafanı uzatıyorsun.
Hiçbir şey yapamıyorsan,
Hayallerin peşinden koşmak üzereyken sağlık sigortanı düşünüp güvenli biri olabiliyorsun. Güzelleştirmek üzereyken sadece güzelleştirenleri desteklemek oluveriyor görevin.
Hiçbir şey yapamıyorsan,
Bekliyorsun, heyecanlanır gibi oluyor, kimi zaman tırnaklarının yanındaki etleri parçalıyorsun. Ve bilinir ki, heyecanlanmak her faniye ihsan edilmiş bir özellik değidir. Hele durumlar karşısında hicab ediyorsun, bu da emin ol, yaşıyor olduğunu kanıtlıyor.
Hiçbir şey yapamıyorsan,
Bir bankta oturmuş, gökyüzünün sinirlenmesini, bulutların yağmur toplamasını izleyebiliyorsun. Önünden geçen insanlara bakıp, onları boktan hikayelerini, nasıl değerli bir hale getirdiklerini düşünüyorsun. Ufak bir masada bir deftere yazıyorsun. Bir daha asla bakmayacağın yerlere notlar alıyorsun. Bir daha hiç açıp karıştırmayacağın kitaplardaki, kimi cümlelerin altını çiziyorsun. Filmleri, kitapları, oyunları, sanatı, bilimi, toplamda öğrendiğin her şeyi unutacağını, silinip gideceğini bile bile takip ediyorsun. Eşyayı, doğayı, varlığı sorgulamayı çok seviyorsun. Eksik olma...
Eksik olmayalım.
Hiçbir şey yapamıyorsan,
Sevmeyi seviyorsun. Her saniyeyi yaşamakta olan insanların, kimi anlarına denk geliyorsun ve içinden bir ses, sadece kesişmiş olmanın bile yeterince anlamlı olduğunu söylüyor.
doğru!
ReplyDelete