I am a Lagrangian Component no more no less

Gerçeklik özneldir. Bu kültürde tatsız ve ciddi şeyleri 'önemli' sayma eğilimi var. Mutlu sersemler konusunda haklısınız. Ama onlar mutlu olmaktan çok beyinleri çıkarılmış tipler. Beri yandan, asık suratlı mutsuzun da durumu aynı derecede gülünç. İnsan mutsuzken dikkati hep kendine döner. Kendini çok ciddiye alır. Mutlular, yani kendilerini gerçekten sevenlerse, pek düşünmezler kendilerini. Mutsuzu neşelendirmeye çalıştığında, istemez, karşı çıkar. Dikkatini kendinden ayırıp evrene yöneltmek zorunda kalacaktır. Mutsuzluk, kendine düşkünlüğün varacağı son noktadır.
Tom Robins - Parfümün Dansı sf. 226 
Fig.109: Sitting on a bomb

Comments