Bad, Dark, a bit Ugly

Selamlar olsun.

Plak koleksyonumla gurur duyuyorum. Hayır birazdan yazmaya girişeceğim konu plaklarım ve biriktirdiklerim falan değil. Kendi kendimi değelendirme dakikalarına girdim az önce siyah kahvemi yudumlarken, acaba şu hayatta kendimle gurur duyacağım neyim var diye düşündüm. Pek gurur duymuyorum kendimle, prensipleri olan ve o prensipleri bile yerine getiremeyen bir adamım çünkü ben. Bir ergenken o dönem aşık olduğum kıza hayatım boyunca sigara içmeyeceğimin sözünü vermiştim mesela, bu söz sayesinde yiyişmiştik falan. Ama aşık maşık değilim artık ve sigara rocks. Yok lan sucks da öylesine diyorum. Sonra gurur duyulacak ve erdemli işler yaptım mı diye düşünüyorum. Hani sözünün eri, dürüstlükte ilk akla gelen insan da sayılmam. Basitçe işime geldiği zamanlar gerçeği manüpile etmiyor değilim. Yalan söylüyorum yani işte, öyle çok dürüstüm ne geldiyse bundan geldi olayı da yok. Bir fikre ölesiye inandım mı diye düşünüyorum o da yok. Hiçbir şeyin fanatiği olamadım, hiçbir şeyi abartılı sevemedim diyebilirim hayatta. Bu noktada da kendimle özdeşleştirebileceğim bir gurur noktam yok.  Böyle kendimi Football Manager'daki gibi değerlendirecek olsam (oynayanlar iyi bilir) çok özelliğim 9-10 falan olacak. (değerlendirme 20 üzerinden) hani alırsın oynatırsın da yarın bi gün o adam sakatlansa yana yakıla aramazsın hesabı. İyi özelliklerim arasında şakalarımın komik olduğunu düşünüyorum, telefonu açınca önce hal hatır sormam ayrıca 10 puan. Alkol içmesini biliyorum bi de öyle gerizekalı sarhoşluğum nadirdir. Bunlarla çok asil bir imaj çizemeyebilirim. Ama Clash'in The Clash albümünün 77 basımı var. Yani. Çok terledim.

Uğurlar olsun.  

Kötüyüm, Karanlığım, biraz Çirkinim. Arada sarhoş oluyoruz canım o kadar olur.

Comments

Post a Comment

Söyleyeceğin her şey alehine delil olarak kullanılabilir.